yanıp sönen - Turkish English Dictionary

yanıp sönen

Meanings of "yanıp sönen" in English Turkish Dictionary : 5 result(s)

Turkish English
General
yanıp sönen blink n.
It's minus six outside and the heating's on the blink.
Dışarısı eksi altı ve kaloriferler yanıp sönüyor.

More Sentences
yanıp sönen flashing adj.
Layla saw blue lights flashing behind her car.
Layla arabasının arkasında yanıp sönen mavi ışıklar gördü.

More Sentences
Computer
yanıp sönen blinking adj.
There are some red lights blinking on the console.
Konsolda yanıp sönen bazı kırmızı ışıklar var.

More Sentences
General
yanıp sönen aflicker adj.
yanıp sönen coruscating adj.

Meanings of "yanıp sönen" with other terms in English Turkish Dictionary : 26 result(s)

Turkish English
General
yanıp sönen sinyal lambası (devamlı) blinker n.
yanıp sönen ışıklar blinky lights n.
yanıp sönen ışıklar blinking lights n.
yanıp sönen ışıklar flashing lights n.
yanıp sönen ışıklar christmas lights n.
yanıp sönen ışıklar blinking neon-sign n.
yanıp sönen ışıklar twinkle lights n.
yanıp sönen nesne twinkler n.
yanıp sönen ışık şeridi slash n.
kendinden yanıp sönen self-flashing adj.
düzensiz yanıp sönen uncertain adj.
Idioms
saman alevi gibi yanıp sönen a flash in the pan n.
Technical
yanıp sönen kod işlevi flash code functions n.
yanıp sönen lamba rölesi flasher relay n.
yanıp sönen kodlar flash codes n.
yanıp sönen ışık flickering light n.
yanıp sönen ışıklar flashing lights n.
Computer
yanıp sönen kare blinking square n.
yanıp sönen çubuk blinking bar n.
yanıp sönen imleç blinking cursor n.
Lighting
aralıklı olarak yanıp sönen (ışık) winking adj.
Traffic
yolda yaya geçici olduğunu gösteren yanıp sönen bir ışık beacon n.
yolda yaya geçici olduğunu gösteren yanıp sönen bir ışık belisha beacon n.
yanıp sönen trafik lambası blinker n.
Aeronautic
yüksek binaların tepesine uçakların fark etmesi için yerleştirilen genellikle beyaz veya kırmızı yanıp sönen ışıklar aircraft warning lights n.
Psychology
yanıp sönen ışıklardan korkma selaphobia n.